Aile hekimleri: Meydanlardayız, iş bırakıyoruz

DENİZLİ GÜNCEL (Web Sitesi) - Web Sitesi | 04.11.2024 - 12:17, Güncelleme: 04.11.2024 - 12:17 15449 kez okundu.
 

Aile hekimleri: Meydanlardayız, iş bırakıyoruz

1 Kasım’da yürürlüğe giren Aile Hekimleri Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği, aile hekimleri, ebe ve hemşirelerin tepkisini çekti. Türkiye genelinde 5-6-7 Kasım tarihlerinde 3 günlük iş bırakma eylemi yapılacak. Sağlık çalışanları, yönetmeliğin geri çekilmesini ve yeni düzenlemenin kendi görüşleri alınarak hazırlanmasını talep ediyor.
Aile hekimleri ve sağlık çalışanları, 1 Kasım’da yürürlüğe giren yönetmeliğin kendilerini hiçe saydığını ve sahada huzursuzluk yarattığını belirterek, iş bırakma eylemi ile Sağlık Bakanlığı’na seslerini duyurmayı hedefliyor. 19 Ekim’de Ankara’da yapılan büyük mitingde yönetmeliğe yönelik itirazların dile getirildiğini ancak bakanlığın bu itirazları dikkate almadan yönetmeliği uygulamaya koyduğunu ifade eden sağlık çalışanları, tepkilerini göstermek için meydanlara çıkıyor. “SAĞLIK SİSTEMİNE ZARAR VERİYOR” Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, Sağlık Bakanlığı’nın bu tavrı ile adeta “hodri meydan” dediğini belirterek, “Bu çağrıya kayıtsız kalmamız mümkün değildi, biz de meydanlardayız, iş bırakıyoruz” dedi. Mengücük, yönetmeliğin meslek onurunu zedeleyen taraflarını kabul etmeyeceklerini ve bu düzenlemenin toplum sağlığına, koruyucu sağlığa ve genel insan sağlığına katkı sunmadığını vurguladı. “HASTANEYE BAŞVURU SINIRLAMASI TEDAVİ HÜRRİYETİNİ ENGELLİYOR” Dr. Mengücük, yönetmelikte yer alan değerlendirme ve ücretlendirme kriterlerinin bilim ve tıpla bir ilgisi olmadığını belirtti. “Bu ölçüler, hem meslek onurumuzu zedeleyici hem de çalışanların istek ve iradesi dışında koşullar dayatan düzenlemelerdir. Örneğin, 6 ay boyunca hastanın aile sağlığı merkezine başvurmaması durumunda ücret kesintisi uygulanıyor. Dünya literatüründe böyle bir şart yok. Ayrıca hastaların aile sağlığı merkezi dışındaki sağlık tesislerine başvurularının sayısı 7 ile sınırlandırılıyor. Her sağlık sorununu bizim çözmemiz mümkün değil, bu nedenle hastayı hastaneye yönlendirmemiz gerektiğinde sayı kısıtlaması sakıncalı bir durum yaratıyor. Bu, hekim kanaatine ve tedavi hürriyetine müdahaledir ve biz mesleğimizin ilkelerine sahip çıkmakta kararlıyız.” “İKİ HEKİMİN GÖRÜŞÜ İLE YÖNETMELİK HAZIRLAMAK SAĞLIKLI DEĞİL” Sağlık Bakanı’nın yönetmelik hazırlanırken iki aile hekiminden görüş alındığını söylediğini hatırlatan Dr. Mengücük, 60 bin çalışanın etkilendiği bir konuda sadece iki aile hekiminin veya bürokratın görüşünün yeterli olmadığını dile getirdi. “Tüm meslek örgütleri ve sahada çalışanlar olarak, yeni yönetmeliğin hazırlanmasında söz sahibi olmak ve görüş bildirmek istiyoruz. Bölgesel ihtiyaçlar ve nüfus yapısı üzerinden yeni yönetmeliğin oluşturulmasını talep ediyoruz,” dedi. “ŞİDDET AZALMIŞ DEĞİL” Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin hala çözülemediğini belirten Dr. Mengücük, Sağlık Bakanı’nın mevzuatın yeterli olduğunu söylediği gün bile üç şiddet vakasının yaşandığını hatırlattı. “Şiddet azalmış değil. Sağlık Bakanlığı, çalışanlarının can güvenliğini sağlamak zorunda ama ne yazık ki etkin ve caydırıcı önlem almıyor,” diyerek eleştirilerini dile getirdi.
1 Kasım’da yürürlüğe giren Aile Hekimleri Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği, aile hekimleri, ebe ve hemşirelerin tepkisini çekti. Türkiye genelinde 5-6-7 Kasım tarihlerinde 3 günlük iş bırakma eylemi yapılacak. Sağlık çalışanları, yönetmeliğin geri çekilmesini ve yeni düzenlemenin kendi görüşleri alınarak hazırlanmasını talep ediyor.

Aile hekimleri ve sağlık çalışanları, 1 Kasım’da yürürlüğe giren yönetmeliğin kendilerini hiçe saydığını ve sahada huzursuzluk yarattığını belirterek, iş bırakma eylemi ile Sağlık Bakanlığı’na seslerini duyurmayı hedefliyor. 19 Ekim’de Ankara’da yapılan büyük mitingde yönetmeliğe yönelik itirazların dile getirildiğini ancak bakanlığın bu itirazları dikkate almadan yönetmeliği uygulamaya koyduğunu ifade eden sağlık çalışanları, tepkilerini göstermek için meydanlara çıkıyor.

“SAĞLIK SİSTEMİNE ZARAR VERİYOR”

Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, Sağlık Bakanlığı’nın bu tavrı ile adeta “hodri meydan” dediğini belirterek, “Bu çağrıya kayıtsız kalmamız mümkün değildi, biz de meydanlardayız, iş bırakıyoruz” dedi. Mengücük, yönetmeliğin meslek onurunu zedeleyen taraflarını kabul etmeyeceklerini ve bu düzenlemenin toplum sağlığına, koruyucu sağlığa ve genel insan sağlığına katkı sunmadığını vurguladı.

“HASTANEYE BAŞVURU SINIRLAMASI TEDAVİ HÜRRİYETİNİ ENGELLİYOR”

Dr. Mengücük, yönetmelikte yer alan değerlendirme ve ücretlendirme kriterlerinin bilim ve tıpla bir ilgisi olmadığını belirtti. “Bu ölçüler, hem meslek onurumuzu zedeleyici hem de çalışanların istek ve iradesi dışında koşullar dayatan düzenlemelerdir. Örneğin, 6 ay boyunca hastanın aile sağlığı merkezine başvurmaması durumunda ücret kesintisi uygulanıyor. Dünya literatüründe böyle bir şart yok. Ayrıca hastaların aile sağlığı merkezi dışındaki sağlık tesislerine başvurularının sayısı 7 ile sınırlandırılıyor. Her sağlık sorununu bizim çözmemiz mümkün değil, bu nedenle hastayı hastaneye yönlendirmemiz gerektiğinde sayı kısıtlaması sakıncalı bir durum yaratıyor. Bu, hekim kanaatine ve tedavi hürriyetine müdahaledir ve biz mesleğimizin ilkelerine sahip çıkmakta kararlıyız.”

“İKİ HEKİMİN GÖRÜŞÜ İLE YÖNETMELİK HAZIRLAMAK SAĞLIKLI DEĞİL”

Sağlık Bakanı’nın yönetmelik hazırlanırken iki aile hekiminden görüş alındığını söylediğini hatırlatan Dr. Mengücük, 60 bin çalışanın etkilendiği bir konuda sadece iki aile hekiminin veya bürokratın görüşünün yeterli olmadığını dile getirdi. “Tüm meslek örgütleri ve sahada çalışanlar olarak, yeni yönetmeliğin hazırlanmasında söz sahibi olmak ve görüş bildirmek istiyoruz. Bölgesel ihtiyaçlar ve nüfus yapısı üzerinden yeni yönetmeliğin oluşturulmasını talep ediyoruz,” dedi.

“ŞİDDET AZALMIŞ DEĞİL”

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin hala çözülemediğini belirten Dr. Mengücük, Sağlık Bakanı’nın mevzuatın yeterli olduğunu söylediği gün bile üç şiddet vakasının yaşandığını hatırlattı. “Şiddet azalmış değil. Sağlık Bakanlığı, çalışanlarının can güvenliğini sağlamak zorunda ama ne yazık ki etkin ve caydırıcı önlem almıyor,” diyerek eleştirilerini dile getirdi.

Denizli HABERİ

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve denizlikenthaber.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.